Haluk hem yakışıklı bir çocuk hem de kırmızı Bemeve'si var. Beni ailesiyle tanıştırmak için evine götürdü. Fakat evde kimsecikler yoktu. "Şimdi gelirler beklerken birer bardak kola içelim" dedi.
Haluk kendi kolasını içer içmez uyumaya başladı. O kadar itip
kaktım ama uyanmadı. Ablacım sevdiğim erkek acaba hasta mı? Evlenmemde bir
mani var mı? Rumuz:Bedriye
Güzin abla:
-Ahhhh benim Sevgili yavrum anan seni Kadir gecesi doğurmuş
TEMEL – KARADENİZ FIKRALARI
KAZADört kişilik bir eğitim uçağı Karadeniz’de mezarlığa düşmüş… Lazlar 80 ceset çıkarmışlar ve ölü sayısının artmasından korkuyorlarmış.
KÖTÜ HABER
Temel uzun zamandır görmediği Cemal'le Îstanbul'da karşılaşır:-Uşak, nasılsun pakayum? - Îyiyum.
-Çocuklarun nasuldur? - Onlar da çok iyidur.
-Ha karin nasıldur?
Temel böyle sorunca, Cemal'in birden yüzü değişir... Temel arkadaşının karısının geçen yıl öldüğünü hatırlayıp, hemen şöyle der.
- Yani aynı mezarda mi yatayü!
AT
Dursun :"Yeni atın nasıl?"
Temel:"Olağanüstü.Bugüne dek gördüğüm en nazik at."
Dursun:"Nasıl oluyor bu "
Temel:"Her engelde önce bana yol veriyor."
BAHANE
Temelle Dursun ormanda uyuyorlarmış, bir ara Temel Dursun'a seslenmiş.
-Dursun ormanın güzelliğine bak.
Dursun:
-Ağaçlardan göremiyorum ki.
BERBER
Temel berber dükkanı açmıştı.
İlk müşterisi geldi.
Temel usturayı eline aldı ve daha birkaç dakika geçmeden,adamın yanağını tam altı yerden kesti.
"Müşteri bana da bir ustura verir misiniz" dedi.
"Hayrola" dedi Temel .."Kendiniz mi traş olmak istiyorsunuz?"
"Hayır "dedi müşteri, "kendimi korumak istiyorum"
TEMEL VE ÇOBAN
Bir gün dagda gariban bir çoban zengin agasinin yüzlerce koyununu otlatirken yanina birisi yaklasmis. Temel:
- Hey hemserim kolay gelsin. Sana burda kaç koyun oldugunu söylersem banabir koyun verirmisin.
Gariban çoban biraz düsünmüs ve aklindan
"Ulan ben bile burada kaç koyunoldugunu bazen sasiriyorum bu adam nerden bilecek demis" ve
Çoban:
- Tamam bilirsen al bir tane koyunu götür. Temel:
- Tam 548 koyun var. Çoban:
- Hemsehrim dogru bildin. Bir koyunu al götür.Tabi o adam gitmis koyunlarin arasina dalmis ve en irisini sirtlamis götürürken çoban seslenmis.Çoban:
- Hey...! dur bakalim bende senin nereli oldugunu bilirsem koyunu geri birakacak misin. Temel kabul edince coban:
- Sen Trabzon'lusun.
- Peki nereden anladin?
- 548 tane koyun içinden davar köpegini sirtlayip götüren Trabzonludan baskasi olmaz da ondan.
ZİNCİRLEME
Piliç niye yolun karşısına geçmişti?Öbür yana geçmek istediği için...
Ölü çocuk niye yolun karşısına geçmek istemişti.?Pilici kovaladığı için... Yamyam niye yolun karşısına geçmek istemişti?Pilici kovalayan ölü çocuğu yemek için...
Dazlak niye yolun karşısına geçmişti? Pilici kovalayan ölü çocuğu yemek isteyen yamyamın kıçına bir tekme atmak için.
Polis niye yolun karşısına geçmek istemişti? Pilici kovalayan ölü çocuğu yemek isteyen yamyamın kıçına bir tekme atmak isteyen dazlağı tutuklamak için.
Temel niye yolun karşısına geçmek istemişti? Pilici kovalayan ölü çocuğu yemek isteyen yamyamın kıçına bir tekme atmak isteyen dazlağı tutuklamak isteyen polise , bu tarafa nasıl geçileceğini sormak için... Sütçü niye yolun karşısına geçmek istemişti?Sütçü karşıya geçemedi.Bu fıkradan fena halde sıkılmıştı çünkü.
NEDEN
Karadenizli Temel'e İstanbullu arkadaşı sorar:
"Karadenizliler neden hep soruya karşılık bir soru sorarlar?"
Temel arkadaşına bakarak konuştu."
-"Niçin öyle etmesinler?"
AÇIKGÖZ
Uzun bir tren yolculuğu sırasında koskoca kompartımanda bir Yahudi ile bir Karadenizli karşılıklı oturmaktadır. Aradan bir süre geçtikten sonra Karadenizliyi safça gören Yahudi, onunla zeka oyunu oynamaya karar verir :
“Sen bilemezsen bana beş bilyon lira verirsin, ben bilemezsem sana on milyon lira veririm.”
Bu ilginç teklif üzerine, safça görünen Karadenizli “olur” der ve ilk soruyu sorar :
“Hançi hayvanın üç ayağı vardır?”
Yahudi kara kara düşündükten sonra, “Bulamadım, al bakalım şu on milyonu” der ve hemen sorar :
“Sen söyle bakalım, hangi hayvan üç ayaklı?”
Bunun üzerine Karadenizli güler :
“Pen de pilmeyrum... Al sen de şu beş milyonu...”
AVCI TEMEL
Dört kisilik avcı grubu, tecrubeli avci Temel'in onderliginde ormanda ilerlemekte.Karsilarina kucuk bir delik cikar.Temel:
`Yatin yere,tavsan deligi !'
Bütün avcilar yere yatarlar. Gercekten bir muddet sonra delikten tavsan cikar. Avcilar hemen vururlar.Tekrar yurumeye baslarlar.Bir sure sonra buyukce bir delik cikar karsilarina. Temel :
'Yatin yere, tilki deligi!' Yatarlar.
Biraz sonra tilki cikar.Onu da vururlar.Tekrar yola duserler.Bu defa daha buyuk bir delik cikar. Temel :
`Yatin yere, ayi ini !'Yere yatarlar ve cikan ayiyi vururlar.İyice keyiflanan avcilar yurumeye devam ederler. Kisa bir zaman sonra kocaman bir deligin basinda dururlar. Acemiler hep birden Temel'e bakar.Temel :
'Usaklar ne cikacagini bilmiyorum.Ama yatin yere,ne cikarsa bahtimiza!' . . .
Ertesi gun gazetelerde :`Dort avci tren altinda can verdi...'
Merak
Çok kalabalık bir belediye otobüsünde yolculuk eden Temel'in ayağına iri yarı bir adam basar.
Nasırı acıyan Temel, adamın yanına yaklaşır ve sorar :
“Ula uşak, sen nerelisun?”
Adam, Temel'e bakar, nereli olduğunu söyler ve sonra da sorar : “Niye sordun?”
“Hiç” der Temel. “Bu cins ayular hangi memlekette yetişur diye merak ettum da!...”
İskelet
Öğretmen öğrencilere sordu:
- Burada bir hayvan iskeleti var. Söyleyin bakalım, bu hangi hayvanın iskeletidir?
Turgut cevap verdi:
- Ölmüş bir hayvanın iskeletidir.
Boks
Yaşlı bir öğretmen fen bilgisi dersinde kasları anlatıyordu. Bir ara öğrencilerden birine şu soruyu sordu ?
- Şimdi ben boks yapsam hangi kaslar çalışır ?
Çocuk sakin cevap verdi
- İzleyenlerin yüz ve karın kasları öğretmenim! (gülme kasları)
YAŞANMIŞ KOMİK OLAYLAR
Keskin Zeka
Geçenlerde Mc Donalds`ta 3. 01$ tutan borcumu ödemek için 5$ verdim, 1cent daha verdim. Herif, önce 5$`dan ne kadar para ustu vermesi gerektiğini hesap makinesi ile hesapladı, önce hesap makinesinin gösterdiği 1. 99$`i bana bir suru bozukluk olarak geri verdi, sonra 1 cent daha verdi.
Temel
Temel,Amerika'dan Trabzon'a gelen konuğa etrafı gezdiriyor...Amerikalı konukçevreyi dolaşırken,bir yandan daTürkçe bir kaç kelime öğrenmeye çalışıyor...Bir ağacın yanından geçerken Amerikalı Temel'e soruyor;Biz İngilizcede buna "tree" deriz,siz ne dersiniz? Amerikalının sorularından bıkan Temel yanıt vermiş; Biz birşey demezuk,yanindan geçer gideruk.....
Karne
Baba, ortaokul üçüncü sınıfa giden oğlunun elinde karneyle salona girdiğini görür. "Allah allah, dönem ne çabuk bitmiş..." diye düşünür ve oğluna seslenir:
-"Getir bakayım şu karneyi!"
-"Al baba..."
Adam karneye bir bakar ki, beden eğitimi ve resim dışındaki tüm dersler zayıf.
-"Bir dediğini iki etmiyoruz, bilgisayar dedin, bilgisayar aldık, ingilizce kursu dedin ingilizce kursuna gönderdik, gitar kursu, müzik aletleri, ne istersen yapıyoruz. Kız arkadaş uğruna harcadığın çiçek parasının haddi hesabı yok. Ne bu notların hali, rezil şey!"
-"Baba... O benim karnem değil ki, senin kitaplarını karıştırıyordum, birinin arasında karnelerinden birini bulmuştum..."
KOMİK DUVAR YAZILARI
Duyuru! Sekiz zayıflı bir karne kaybolmuştur...
Bulanların insaniyetlik namına yırtmaları rica olunur!
Konferanslarda ön sıralara oturmayın uyuyamazsınız!
Enflasyonu yok etme formülü:Öldürüp kaza süsü verelim!
Kibar ol; Karını dövmeden önce ceketini düzelt!
Ne güzel senin zeka sorunun yok çünkü zekan yok!
Ölülerin çenesini baglarlar, burada gördüklerini orada söylemesinler diye.
Eğer dünya görüsünüz tuvalet duvarında ise sizin isiniz sifona kalmıştır.
Düşmanlarınızı affedin bu bir büyüklüktür. Ama onlari unutmak büyük bir aptallıktır.
Para her kapıyı açar ama kitleyemez.
Dünya ve ahirette yanmanın yolu plajlardan geçer.
Kusuru kendisine söylenmeyen adam ayıbını hüner sanır..
Kele yıkandın mi ? demişler. " tarandım bile demiş.
Herkes iyiliğimizi istiyor ama vermeyeceğiz işte
Bir elin nesi var iki elin çetesi var
Kadın hakkı yoktur hakkı erkek adıdır
Hakkımı istiyorum. (Hakkı'nın karısı)
Üzüm üzüme baka baka kararabilir,ama körle yatanın şaşı kalktığı görülmemiştir.
Tecrübe yenilen kazıkların bileşkesidir
İstisnalar kaideyi bozmaz ama bütçeyi bozar
Dal rüzgarı affeder ama kırılmıştır bir kere...
Her türlü iyi niyet itina ile suiistimal edilir
Turiste güler yüz gösterin ki, aldatıldığını anlamasın
Beni soran olursa cevap (e) şıkkı
Paranın ne önemi var mühim olan miktarıdır.
Tavşanı tazı tutar, çalımı avcı satar
Bozuk sinirler kalıtsaldır, Çocuklarımızdan bize intikal eder
Gerçekçi ol imkansızı iste
Temiz hava garip kokar
Beş bin kere söyledim abartmayı bırak
Evlenme uzun bir pazarlıktır (Macar atasözü)
Allah seni mutluluk yağmuru altında şemsiyesiz bıraksın
Türk öğün, çalış, babana bile güvenme
Yıkanmamış eşek kirlidir.
Türküm,doğruyum,Çalışkanım, iyi gelirli bir bayanla evlenmek istiyorum.
ÖLMEDEN ÖNCE SÖYLENEN SÖZLER
Açıklama: Aşağıdaki sözler mevtaların (ölenlerin) ölmeden hemen önceki son sözleridir. )
- postanede bana ait bir koli varmış onu almaya geldim.
- aabı çok seri bir araba bu yaaa...
- gönder gönder, ben tutarım.
- korkma hayatım, arabamızda abs ve aırbag mevcut.
- oolum..5 taş çaldım ruhun bile duymadı..
- bakın çocuklar, bu deney seti, kapağı açılınca güvenlik önlemi olarak elektrigi keser..
- demek pirana dedikleri şey bu..hiho..
- bak hulusi abi bıyıkları ıle oynuyom bi şey olmuyo.
- ey ruuuuhhh..geldiyseeen......
- o irmikleri neden aldın nurhan..helva mı yapıcan?.. Niye?
- doğalgazın ülkemize hayırlı ve uğurlu olmasını diliyor ve doğalgazla çalışan ilk ocağı huzurlarınızda yakıyorum.
- evladım, beni karşıdan karşıya geçirir misin?
- geeeel, geeel sağ yap geeel...
- bah bah bah hala uzunlarla geliyo...
- canikom, bu etin tadı sana da biraz garip gelmedi mi?
- müjdemi isterim turan abi bir kızın daha oldu.
- kim bekler lan yeşilin yanmasını?!
- eşşek şakası yapmayın lan...
- bekle cemşit abi ben bir dalıp çıkıcam.
- korkma hanım bu saatte kapımızı kim çalacak, tanıdık biridir.
- hala karlı gösteriyor mu hanım?
- elektirikçiye ne gerek var canım, ben hallederim.
- bak şimdi nasıl sollıycaz ..
- gel abi burası boyu geçmiyor...
- aya bak aya, kamyon farı gibi !!!
- ben denedim, korkmayın.
- bak kadri abi, suyun derinliği önemli değil, asıl iş atlamasını bilmek..
- yav hayrettin abi burası fener tribünü değil galiba..
- hihiha...bak gelen şey köpekbalığına ne kadar da benziyor.
- rasim abi, kafesin kapısı kapalı değil mi?
- nalan, bir kibrit yak da bakalım ne kokusuymuş...
- yapma satılmış abi, şeytan doldurur.